Thread Rating:
  • 12 Vote(s) - 2.92 Average
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
DAVETİN EDEBLERi VE İCABETİN SÜNNET OLUŞU
#1
Dini-1 
DAVETİN EDEBLERi VE İCABETİN SÜNNET OLUŞU

Davet eden kimsenin salih (iyi) insanları çağırması sünnettir. Zira bir kimseye yemek vermek, ona kuvvet vermek ve yardım etmek-

tir. O halde Fasıka kuvvet vermek Fıska (günaha) yardım etmek olur. Yemeğe zenginleri değil, fakirleri çağırmaüdır. Peygamberimiz buyurur ki: "Ziyafetlerin en fenası, zenginlerin çağırıldığı, fakirlerin mahrum bırakıldığı ziyafettir." Yani düğün yemeğidir. Ziyafette, dost ve akrabalarını unutmamalıdır ki, aralarına soğukluk girmesin. Daveti, övünme ve adının söylenmesi, niyetiyle yapmamalı, belki yalnız Peygamberin sünnetini edâ edip fakirleri rahat ettirmek amacıyla yapmalıdır.
Gelmesi zor olan kimseyi davet etmemelidir. Zira zahmet çekmesine sebeb olur. Davetine istekli olarak icabet etmeyecek kimseleri de çağırmamalıdır. Zira icabet etse bile onun yemeğini isteksiz yiyeceği için bir nevî vebale sebeb olur.

DAVETE GİTMENİN EDEBLERİ

Bunda beş edeb vardır:
Birinci edeb: Zenginlerle fakirler arasında ayırım yapmamalı, fakirlerin davetine tenezzül etmemezlik yapmamalıdır. Zira Peygamberimiz fakirlerin dâvetine giderdi. Hasan bin Ali (r.a.) bir grup fakirin yanmdan geçerken, ortaya bir parça ekmek koyup onu yemekle meşgul olduklarını gördü ona: "Ey Allah'ın Resûlü'nün oğlu! Buyurun sohbetimizi şereflendirin." dediler. Hasan hemen atından inip onlara muvafakat gösterdi ve: "Allah kibirlileri sevmez." dedi ve onlarla o ekmek parçasından bile yedi ve, "yarın siz de bana muvafakat edip davetime gelin." dedi. Ertesi gün nefis yemekler hazırladı ve onları çağırdı ve onlarla beraber oturup yemek yedi.
İkinci edeb: Ziyafet sahibinin basma kakma ihtimali varsa, veya ziyafeti âdet için yapıyorsa, bir sebeb beyan edip gitmemelidir. Hatta ziyafet sahibi icabeti bir iyilik ve minnet olarak bilmelidir. Yine eğer birinin malının haram olma ihtimali varsa, ya da o mecliste bir günah bulunuyorsa, ipek yaygı, gümüş buhurdan, duvarında veya tavanından hayvanların resmi var ise, veya saz çalmıyorsa, yahut da birisiyle alay ediliyorsa, veya kötü sözler söyleniyorsa, ya da kadınların erkeklere bakmak için oraya gelme ihtimali var ise, bütün bunlar mezmumdur ve bu yerde hazır bulunmak caiz değildir ve yine eğer ziyafet sahibi fasık zâlim, bidatçi ise, veya maksadı övünüp, kibirlenmek ise davetine gitmemelidir. Eğer davete gider de bu anlatılan günahlardan bazısını görüp de menetmezse, orada durmamalıdır.
Üçüncü edeb: Ziyafet yeri uzak olduğu için gitmemezlik etmemeli, katlanılacak derecede ise katlanmalıdır. Tevratta: "Bir mil uzaktaki hastayı ziyaret et, iki mil uzağa kadar cenazeyi teşyi et, üç mil uzaklığa kadar davete git ve dört mil uzaklığa kadar da din kardeşlerini ziyaret et." denilmektedir.
Dördüncü edeb: Oruçlu olduğu için gitmemezlik yapmamalıdır. Belki ziyafet yerine gidip ziyafet sahibinin hatırı kalmazsa, güzel kokular, tatlı sohbetle kanaat etmelidir. Zira oruçluların ziyafeti böyle dir. Eğer ziyafet sahibinin hatın kalma ihtimali var ise, nafile orucunu bozmalıdır. Zira bir müslümanın hatırını hoş etmenin fazileti nafile orucun faziletinden daha çoktur. Peygamberimiz böyle yerde oruçlu kalmayı buna tercih eden kimseyi red ederek (inkâr): "Senin kardeşin senin için zahmet çekip ziyafet verince, sen niçin oruçluyum diye imtina ediyorsun?" buyurdular.
Beşinci edeb: Davete karnını doyurmak niyetiyle gitmemeli. Zira bu hayvanların işidir. Belki Peygamberin sünnetine uymak niyetiyle gitmeli, Peygamberimizin: "Davete icabet etmeyen Allah'a ve Resulüne asî olmuş olur." buyurduğu kimselerden olmamak niyetiyle gitmelidir. Bunun için. bazı âlimler: "Davete icabet vacîbtir." demiştir. Ve yine bir müslüman kardeşinin davetine icabet etmeği niyet etmelidir. Zira hadiste: "Bir mü'minî sevindiren Allah'ı sevindirmiş olur." denilmektedir. Ve yine ziyafet sahibi olan kimseyi ziyarete niyet etmelidir. Zira din kardeşlerini ziyaret etmek büyük bir ibâdettir ve kendisini, "kibirli ve kötü huylu olduğu için gelmedi" deyip gıybet etmelerinden korumak niyeti ile icabet etmelidir.
Bu altı niyetin her birinin bir sevabı vardır. Bu niyetleri taşımak ibâdetlerin cümlesindendir. Din büyükleri, kıymetli nefeslerinden bir dakika bile zayi olmaması için bütün hareket ve duruşlarında dine münasib bir niyet taşımışlardır.

DAVETTE HAZIR BULUNMANIN EDEBLER

Ziyafet sahibini bekletmemeli, acele de etmemelidir. Ziyafet meclisinde iyi yerlere oturmamalı, ziyafet sahibinin gösterdiği yere oturmalıdır. Misafirler baş tarafı ona verirlerse, tevazu göstermelidir. Kadınların bulunduğu oda karşısmda oturmamalıdır. Yemek gelecek tarafa çok bakmamalıdır. Ziyafet meclisinde kime yakın oturursa, ona selâm verip hatırını sormalıdır. Bir günah zuhur ederse, onu menet-meli, menedemezse, dışarı çıkmalıdır. Ahmed bin Hanbel buyurur ki: "Bir mecliste misafir gümüş bir sürmedan dahi görürse, orda durma sı caiz değildir." misafir o gece orda yatacaksa, ziyafet sahibi misafire kıbleyi ve helayı göstermelidir.

YEMEK KOYMANIN EDEBLERİ

1 - Yemeği acele getirmelidir. Zira misafirlerin beklemede kalmamaları için acele etmek onlara ikram olur. Ziyafettiler hepsi gelmiş, yalnız birisi gelmediyse, hazır olanların hakkını gözetmek daha evlâ olur. Ancak gelmeyen gayet fakir kalbi kırık biri ise, bu niyetle geciktirmek evlâ olur. Hatem-ı Esem der ki: "Acelecilik şeytandandır. Yalnız beş yerde değil: Misafir yemeğinde, ölü teçhizinde (kaldırmak işinde), kızların nikâhında, borçları ödemekte ve günâhlardan tevbe etmede. Bunlarda acele etmek sünnettir."
188
2  - Önce meyvaları  getirip  sofrayı yeşilliksiz bırakmamalıdır. Zira yeşillik bulunan sofrada melekler de hazır bulunur. En nefis yemekleri önce getirmelidir ki, onunla doyup ağır yemekleri almasınlar. Fazla yemek yemek için önce ağırlarını koymak oburların âdetidir ve mekruhtur. Bazı kimselerin âdeti de bütün yemekleri birden sofraya getirmektir.  Bunu, herkes istediğinden yesin diye yapıyorlarsa, çabuk kaldırmamalıdır. Zira bazılarından daha iyice yememiş olabilirler.                                                .
3  - Yemeği az koymamalıdır. Zira bu mürüvetsizlik olur. Haddinden fazla da koymamalıdır. Zira bu da kibirlik olur. Ancak "Kıyamet günü ziyafet yemeğinin fazlasından hesab olmaz." niyetiyle fazla koyabilir.                                                        .
İbrahim Edhem {r.a!) bir defa sofraya fazla yemek koydu. Süfyan: "İsraftan kaçınmıyor musun?" dedi: İbrahim Edhem buyurdu ki: "Bu yemekte israf olmaz." Başta aile fertlerinin gözleri içinde kalmaması için paylarını ayırmalıdır. Zira onlara bir şey kalmazsa, misafirlere dil uzatır, kötü söylerler. Bu da misafir hakkında hıyanet olur. Bazı Sofilerin âdeti olduğu gibi, artan yemekleri alıp götürmek caiz değildir. Ancak ziyafet sahibinin utancmdan değil de açık ve samimi izin oluyorsa, yahut hatırı hoş olacağını bilirse, götürmek caizdir. Ancak aynı kabta yemek yediği kimseye haksızlık yapmamak şartıyla caizdir. Zira kendi hakkından çok götürürse haram olur. Ziyafet sahibi hoşnut olmadığı zaman yine haram olur, hırsızlıktan farkı olmaz. Aynı tabakta yemek yediği kimseye, yemek götürmesine utancından razı olursa yine haramdır.

ZİYAFETTEN DÖNMENİN EDEBLERİ

İzin alıp öyle çıkıp gitmelidir. Ziyafet sahibi de kapıya kadar onu uğurlamalıdır. Zira Peygamberimiz böyle buyurmuştur. Ziyafet sahibi tatlı sözlü, güler yüzlü olmalıdır. Misafir, ziyafet sahibinin bazı kusurlarını görürse, güzel ahlâk ile örtmelidir ki, böyle ahlâk birçok ibâdetlerden faziletlidir. Anlatırlar ki, Cüneyd-i Bağdadî'yi bir çocuk babasının emriyle, davet etti. Aziz misafirhanenin kapışma gelince çocuğun babası ona içeri girmeye izin vermedi, o da geri döndü. Çocuk tekrar davet etti. Cüneyd icabet etti. Babası yine izin vermedi. Bu şekilde ziyafet evinin kapısına dört defa gelip geri döndü. Maksadı çocuğu kırmamak ve babasının hatırı hoş olsun diye içeri girmemekti. Kendisi red ve kabulde bir ibret görürdü. Bu red ve kabulü başka yönden değerlendirirdi.

KAYNAK

KÎMYA-YI  SAADET

imam Gazali





Signing of RasitTunca
[Image: attachment.php?aid=107929]
Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca
Smileys-2
Reply


Forum Jump:


Users browsing this thread: 1 Guest(s)